
Çukurköy Merkez Mah.Koca Muallim Cad.No:42 Tavşanlı

0274-6160081
SAĞLIK BİLGİLERİ
Mevsimsel Grip Hastalığı…
-
Mevsimsel Grip Hastalığı (Grip) Nedir?
-
Grip influenza virüsünün neden olduğu, genellikle yıl içerisinde sonbahar sonu, kış ve ilkbahar başına kadar olan dönemde daha sık görülen oldukça bulaşıcı bir hastalıktır. Toplumun özelliklerine göre her yıl belirli sayıda insanı etkiler ve hastalandırır. Bu nedenle her yıl sonbahar sonu, kış ve ilkbahar başı arasında beklenen sayıda kişide görülen bu hastalık mevsimsel grip olarak ifade edilmektedir.
-
Domuz Gribi Nedir?
-
Çeşitli hayvanların kendilerine ait grip virüsleri vardır ve hayvanlarda da grip hastalığı görülebilmektedir. Genellikle hayvanlardaki grip virüslerinin insanlara bulaşması beklenmez. Bununla birlikte bazı yıllarda hayvanlardaki grip virüsleri yapı değiştirerek insanlara bulaşabilmekte ve insanları hastalandırabilmektedir. Domuz gribi virüsü de 2009 yılında Meksika’da bu şekilde insanlara bulaşmış, daha sonrasında insandan insana yayılarak beklenenden çok daha fazla insanı etkilemiş, tüm dünyaya yayılmış ve bir salgına neden olmuştur. 2009 yılında görülen bu salgın domuz gribi salgını olarak ifade edilmiştir. Aynı etken daha sonraki yıllarda diğer mevsimsel grip etkenleri gibi beklenen sayıda insanı etkilemiş ve hastalandırmıştır. Bu nedenle daha sonraki yıllarda domuz gribi virüsü de artık mevsimsel grip virüsleri arasında yer almıştır.
-
Grip Belirtileri Nelerdir?
-
Grip belirtileri, virüsün vücuda girmesinden sonraki 1-3 gün içerisinde ortaya çıkar.
-
Aşağıdaki belirtilerden biri ya da birkaçı görülebilir;
-
Ateş (koltuk altından ölçülen 38 °C ve üzeri)
-
Titreme
-
Kuru öksürük
-
Boğaz ağrısı
-
Burun akıntısı ve tıkanıklığı
-
Baş ağrısı
-
Kas ve eklem ağrıları
-
Şiddetli halsizlik
-
İshal, nadiren kusma
-
Ateş (38 °C ve üzeri ) yükselir ve titreme görülür, bunlara baş ve karın ağrısı eşlik etmektedir. Kuru bir öksürük görülür. Bunların dışında, eklem ve boğaz ağrıları, iştahsızlık, burun akıntısı, hapşırma, baş dönmesi de grip hastalığında görülebilir.
-
Çocuklarda bu duruma kusma ve ishal eşlik edebilir, küçük çocuklarda dikkat edilmesi gereken ek belirti huzursuzluk, iştahsızlık ve uyku halidir.
-
Belirtiler hastanın günlük işlerini etkileyecek düzeye ulaşabilir. Halsizlik grip geçtikten sonra bile bir kaç hafta devam edebilir.
-
Şikâyetler genellikle 7 gün sürer, ilk 2-3 gün içerisinde şiddetlenir ve sonrasında düzelme başlar, ancak iyileşme süresi 1- 2 haftaya kadar da uzayabilir.
-
-
Grip Nasıl Bulaşır?
-
Temel olarak hasta bireylerin öksürme, hapşırma ve konuşma esnasında yaydıkları damlacıkların, sağlıklı bireyler tarafından solunum yoluyla alınmasıyla bulaşmaktadır. Hasta kişinin öksürmesi ya da hapşırması sonucu etrafa influenza (grip) virüsü içeren milyonlarca damlacık dağılır. Bu damlacıkların enfekte bireylerin 100 - 180 cm (1-2 metre) uzağına kadar yayılabildiği gösterilmiştir.
-
Az da olsa, bu damlacıkların bulaştığı yüzey ve nesnelere temas edildikten sonra ellerin ağız, burun veya göze sürülmesi ile de bulaşabilmektedir. Tokalaşma, öpüşme, bir metreden fazla yaklaşarak konuşma önemli bulaş yollarıdır. Kapı kolu, masa, bardak, vb. yüzeylerde virüs 2-8 saat canlı kalmaktadır.
-
Hasta kişiler belirtilerin ortaya çıkmasından 1 gün öncesinden başlayarak hastalığın 5.-7. günlerine kadar bulaştırıcıdır.
-
Tedavi:
-
Çoğu hasta herhangi bir tıbbi tedavi almadan bir haftada iyileşir. Fakat risk grubunda olan kişilerde hastalık ciddi ve ağır seyredebilir ve hatta ölüm görülebilir. Bu nedenle risk grubundaki kişiler erken dönemde (hastalık başladıktan sonraki 24 ile 48 saat arasında) hekime başvurmalı ve antiviral tedavi almalıdır. Bu ilaçlar; tıpkı antibiyotikler gibi hekim tarafından önerilmedikçe, reçetesiz olarak kesinlikle kullanılmamalıdır. Bu ilaçlar, bebek, gebe ve emziren anneler, çocuklar ve ileri yaştaki hastalar da dâhil olmak üzere hekim tarafından verildikten sonra kullanılmalıdır. İlaçlar, hekimin önerdiği şekilde ve sürede kullanılmalıdır.
-
Vücuttan su kaybını önlemek için bol bol sıvı tüketimi gerekir. Antibiyotiklerin grip ya da soğuk algınlığı tedavisinde herhangi bir yararı yoktur. Antibiyotikler bakterileri öldürür, ancak grip veya soğuk algınlığına neden olan virüsler üzerinde herhangi bir etkisi yoktur.
-
Hasta kişiler ne yapmalıdır:
-
El yıkama ve kişisel hijyen önlemleri gripten korunmada en önemli yöntemlerdendir.
-
Hasta kişiler hekim önerisi dışında ilaç kullanmamalıdır.
-
Risk grubundaki kişiler mutlaka hekime başvurmalıdır.
-
Hasta kişilerin sağlık kurumlarına ve kalabalık ortamlara gitmek zorunda kaldıklarında maske takmaları, hastalığın diğer kişilere bulaşmasını engellemektedir.
-
Hapşırma ve öksürme sırasında tek kullanımlık kâğıt mendil kullanılmalıdır ve kullanıldıktan sonra etrafa temas ettirilmeden çöpe atılmalıdır. Eğer mendil yok ise kolun iç kısmı kullanılarak ağız ve burun örtülmelidir.
-
Hasta olanların kalabalık ortamlarda bulunmamaları, evden çıkmamaları ve evde istirahat etmeleri hastalık bulaşmasının önüne geçmek için önemlidir.
-
Hasta kişilerin bol sıvı tüketmeye özen göstermesi, beslenmesine dikkat etmesi, özellikle taze sebze ve meyveleri tüketmesi önerilir.
-
Gripten Nasıl Korunulur?
-
Hastalıktan korunmada en etkili yöntem grip aşısıdır. Etkin ve güvenli aşılar tüm dünyada 60 yıldan uzun süredir kullanılmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü virüsün değişikliklerini yakından takip edip, aşı içeriği için yıllık önerilerde bulunur. Her yıl aşı içeriği Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiyeleri dikkate alınarak hazırlanır.Son yıllarda kullanılan aşılarda influenza A’nın iki alt tipi ve influenza B’nin de bir alt tipi yer almaktadır. Hazırlanan aşı ile dolaşımda saptanan virüslerle antijenik benzerlik varsa aşı %50-80 korunma sağlayabilir. Sağlıklı erişkinlerde aşı ile sağlanan koruyucu antikor düzeyi influenza A için %80’in üzerinde bildirilmiştir. Yaşlılarda koruyuculuk daha düşük olmakla birlikte komplikasyonları ve ölümleri azalttığı bilimsel yayınlarla gösterilmiştir.
-
Grip aşısı grip mevsimi boyunca (ekim-mart ayları arasında) yaptırılabilir.
-
Gripten korunmanın en önemli yollarından biri de kişisel hijyen kurallarına dikkat etmek ve ellerin bol su ve sabun ile yıkanmasıdır.
-
Kalabalık ortamlarda uzun süre bulunmak grip bulaşmasında etkili olduğundan, gerekli olmadıkça bu gibi ortamlardan uzak durulması önerilmektedir.
-
Hasta kişiler ile yakın temastan kaçınılmalıdır.
-
Ağız, burun ve gözlere kirli eller ile temas edilmemelidir.
-
Hastanın temas ettiği veya virüsün bulaşmış olabileceği sık kullanılan ve dokunulan yüzeyler sık sık temizlenmelidir. Bu yüzeylerin sık sık temizlenmesi ve ellerin sık sık yıkanması, bulaşma riskini de en aza indirecektir.
-
Grip virüsünün yayılmasını önlemek için, yüzeylerin (masalar, kapı kolları, banyo yüzeyleri, mutfak tezgâhı, oyuncaklar, vb.) günlük temizlikte kullanılan deterjanlar ve çamaşır suyu ile temizlenmesi yeterlidir.
-
Hastalara ait çarşaf, çamaşır, havlu ve kap kacağın ayrı olarak yıkanmasına gerek yoktur. Ancak hastaya ait eşyalar yıkanmadan başkası tarafından kullanılmamalıdır.
-
COVID-19 Nedir ?
-
Yeni Koronavirüs Hastalığı (COVID-19), ilk olarak Çin’in Vuhan Eyaleti’nde Aralık ayının sonlarında solunum yolu belirtileri (ateş, öksürük, nefes darlığı) gelişen bir grup hastada yapılan araştırmalar sonucunda 13 Ocak 2020’de tanımlanan bir virüstür.
-
Salgın başlangıçta bu bölgedeki deniz ürünleri ve hayvan pazarında bulunanlarda tespit edilmiştir. Daha sonra insandan insana bulaşarak Vuhan başta olmak üzere Hubei eyaletindeki diğer şehirlere ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin diğer eyaletlerine ve diğer dünya ülkelerine yayılmıştır.
Koronavirüsler, hayvanlarda veya insanlarda hastalığa neden olabilecek büyük bir virüs ailesidir. İnsanlarda, birkaç koronavirüsün soğuk algınlığından Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS) ve Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS) gibi daha şiddetli hastalıklara kadar solunum yolu enfeksiyonlarına neden olduğu bilinmektedir. Yeni Koronavirüs Hastalığına SAR-CoV-2 virüsü neden olur. -
COVİD 19 Belirtileri Nelerdir?
Belirtisiz olgular olabileceği bildirilmekle birlikte, bunların oranı bilinmemektedir. En çok karşılaşılan belirtiler ateş, öksürük ve nefes darlığıdır. Şiddetli olgularda zatürre, ağır solunum yetmezliği, böbrek yetmezliği ve ölüm gelişebilmektedir.
Nasıl Bulaşır?
Hasta bireylerin öksürmeleri aksırmaları ile ortama saçılan damlacıkların solunması ile bulaşır. Hastaların solunum parçacıkları ile kirlenmiş yüzeylere dokunulduktan sonra ellerin yıkanmadan yüz, göz, burun veya ağıza götürülmesi ile de virüs alınabilir. Kirli ellerle göz, burun veya ağıza temas etmek risklidir.
Kimler Daha Fazla Risk Altında?
COVID-19 enfeksiyonu ile ilgili şimdiye kadar edinilen bilgiler, bazı insanların daha fazla hastalanma ve ciddi semptomlar geliştirme riski altında olduğunu göstermiştir.
- Vakaların yüzde 80'i hastalığı hafif geçirmektedir.
- Vakaların %20’si hastane koşullarında tedavi edilmektedir.
- Hastalık, genellikle 60 yaş ve üzerindeki kişileri daha fazla etkilemektedir.
Hastalıktan En Çok Etkilenen Kişiler:
- 60 yaş üstü olanlar
- Ciddi kronik tıbbi rahatsızlıkları olan insanlar:
- Kalp hastalığı
- Hipertansiyon
- Diyabet
- Kronik Solunum yolu hastalığı
- Kanser gibi
- Sağlık Çalışanları
Çocuklar Risk Altında Mı?
Çocuklarda hastalık nadir ve hafif görünmektedir.
Çocuklarda şimdiye kadar ölüm görülmemiştir.
Hamileler Risk Altında Mı?
COVID-19 enfeksiyonu gelişen gebe kadınlarda hastalığın ciddiyeti konusunda sınırlı bilimsel kanıt vardır.
Bununla birlikte mevcut kanıtlar COVID-19 enfeksiyonu sonrası hamile kadınlar arasındaki hastalık şiddetinin, hamile olmayan yetişkin COVID-19 vakalarına benzer olduğunu ve hamilelik sırasında COVID-19 ile enfeksiyonun fetüste olumsuz bir etkisi olduğunu gösteren hiçbir veri olmadığını göstermektedir.
Şu ana kadar COVID-19'un hamilelik sırasında anneden bebeğe bulaştığına dair de bir kanıt bulunmamaktadır. -
-
GEBELİK VE BESLENME
-
Gebelikte beslenme diğer dönemdeki beslenmelerden çok daha önemlidir.Bebeğin tek kaynağı vardır, o da annesidir.Gebelikte beslenme hem bebeğin büyüyüp olgunlaşması hem de annenin gereksinmelerinin karşılanması nedeniyle dikkat edilmesi gereken bir konudur.Uygun kilodayken gebe kalan sağlıklı bir kadında doğru beslenmeyle gebeliğin sonunda yaklaşık 9 ila 12 kilo civarında bir ağırlık artışı görülür.
-
-
Daha fazla bilgi almak için lütfen Aile Sağlığı Merkezimizi ziyaret ediniz.
SİZLERE DAHA İYİ HİZMET VEREBİLMEMİZ İÇİN
E NABIZA KAYIT OLUN


-
ANNE SÜTÜ
-
Her bebek için en ideal besin kendi annesinin sütüdür.Yaşamın ilk 6 ayı başka ek bir gıdaya gerek yoktur. Anne sütü alan bebeğe D vitamininden başka bir şey verilmez.
Annenin ilk sütü (ağız:kolostrum) bebeğin ilk aşısıdır.
Süregelen adetlerin aksine İLK SÜT HER BEBEĞE MUTLAKA VERİLMELİDİR...
Anne sütü bebeği, ishal, grip, idrar yolları iltihabı ve barsak parazitlerinden korur...
Normal doğum yapan her annede, doğumdan hemen sonra bebeğin çıplak olarak annenin memeleri üzerine yatırılması, anne-bebek ilişkisinin hemen başlamasına, bebeğin huzurlu olmasına, emme başlayınca sütün daha erken ve bol gelmesine neden olur... -
-
Daha fazla bilgi almak için lütfen Aile Sağlığı Merkezimizi ziyaret ediniz.
KAN UYUŞMAZLIĞI
Toplumumuzda en çok bilinen fakat "doğrunun" kavram kargaşası nedeniyle bilinme oranı kadar yüksek olmadığı bir olgudur. Herkesin kan uyuşmazlığından (Rh uyuşmazlığı) haberi vardır. Ama tanımlaması gerektiği zaman kendine göre yorum yapmaktadır.
Rh uygunsuzluğu, Rh- (Negatif) olan bir kadın, Rh+ (Pozitif) bir bebeğe sahip olduğunda ortaya çıkmaktadır. Bu basit tanımda görüldüğü gibi annenin Rh faktörünün mutlaka (-) olması gerekmektedir. Baba ise Rh (+) olmalıdır. Baba da Rh (-) ise çocuklar kesin Rh (-) olacağı için Rh kan uyuşmazlığı sorunu ortaya çıkmamaktadır. Kabaca bu tanımı yaptıktan sonra Rh faktörünü detaylandırarak inceleyelim.
Daha fazla bilgi almak için lütfen Aile Sağlığı Merkezimizi ziyaret ediniz.
-
NORMAL SEZERYAN DOĞUM
-
Doğum olayına yaklaşım, çağlar içinde büyük değişime uğramıştır. ''Ağrısız Doğum'' un keşfi ile doğum, anne adaylarının hafızasında şiddetli ağrı verici bir olay olmaktan çıkmıştır.
Teknolojik gelişmelerin, ameliyat teknik ve materyallerinin gelişmesi, anestezi komplikasyonlarının giderek azalması ile sezaryen, giderek daha fazla uygulama alanı bulmuştur.
Günümüzde doktorlar arasında bile, hangi yöntemin üstün olduğu tartışma konusudur. Anne ve baba adaylarını gebeliğin son dönemlerine girdikçe en çok düşündüren konuların başında doğum şeklinin nasıl olacağı gelmektedir. -
-
Daha fazla bilgi almak için lütfen Aile Sağlığı Merkezimizi ziyaret ediniz.
-
AİLE PLANLAMASI
-
Ailelerin istenilen sayıda çocuk sahibi olabilmeleri için uygulanan yöntemlere "Aile planlaması" denir.
Spiral, doğum kontrol hapları, prezervatif kullanımı, aylık ve üç aylık depo iğneler, cilt altı implantları, erkekte ve kadınlarda tüplerin bağlanması, sperm öldürücü (spermisid) jel, fitil ve kremler bu yöntemler arasındadır. -
-
Daha fazla bilgi almak için lütfen Aile Sağlığı Merkezimizi ziyaret ediniz.
